2 Nisan 2016 Cumartesi

YA İNEK YA...!


Canşenliği Oyuncuları

Oynayanlar

Ana: Nermin Yılmaz

Öğretmen: Haldun Açıksözlü

Çocuk: Vedat Kurtuluş Depe

Kız: Aliye Karahan

Şoför: Ömer Ulaş

Doktor: Sebla Harnuboğlu

Işık

Selim Polat

Dekor

Ferhat Gündüz

Müzik

Ali Tekin

Ulaşım

Okan Kağnıcı

Genel Koordinatör

A. Server Güner

Yazan

Nazım Hikmet RAN

Yöneten

Haldun Açıksözlü

Ekim 2001 Ankara

SEVDALINIZ KOMÜNİSTTİR
...

1902 de doğdum

doğduğum şehre dönmedim bir daha

geriye dönmeyi sevmem

...

hapishanelerde yattım büyük otellerde de

açlık çektim açlık grevi de içinde ve tatmadığım yemek yok gibidir.

...

partimden koparmağa yeltendiler beni

sökmedi

yıkılan putların altında ezilmedim

...

yazılarım otuz kırk dilde basılır

Türkiye'mde Türkçemle yasak

...

Vatan çiftliklerinizse,

kasalarınız ve çek defterlerinizin içindeklerse vatan,

vatan, şose boylarında gebermekse açlıktan,

vatan, soğuk it gibi titremek ve sıtmadan kıvranmaksa vatan

fabrikalarınızda al kanımızı içmekse vatan,

vatan tırnaklarıysa ağalarınızın,

vatan, mızraklı ilmühalse, vatan polis copuysa

ödeneklerinizse maaşlarınızsa vatan

vatan, Amerikan üsleri, Amerikan bombası,

Amerikan donanmasıysa topuysa

vatan kurtulmaksa kokuşmuş karanlığınızdan

ben vatan hainiyim.

Yazın üç sütun üstüne kapkara puntolarla:

Nazım Hikmet vatan hainliğine devam ediyor hala


 

Nazım HİKMET RAN



 


Bu dizeler "Otobiyografi" ve "Vatan Haini" adlı şiirlerinden alınmıştır

"NESNELER GÖZLERİMİZİ KAMAŞTIRDIKÇA, İÇ DÜNYAMIZ KARARMAKTA"

Canşenliği Oyuncuları Nazım Hikmet'in şiirlerinden yola çıkarak geçtiğimiz yıllarda oyunlar yapmıştı. Özellikle sokak oyunları çalışmalarımızda (Umut, Ta ta tarih... gibi) onun dizelerinden, yararlanmıştık. "Yüzünü Yitiren Şehir" adlı oyunumuz yine çok önemli şiirlerinden yararlanarak hazırlanmış oyunlardır. Oyunun adı bile "Sesini Kaybeden Şehir"e öykünerek "2 Temmuz Sivas Katliamı" düşünülerek hazırlanmıştı.

Geçmişte yazılmış tiyatro metinleri oynanacaksa mutlaka günceleştirmeye ihtiyaç duyar Nazım Hikmet oyunlarında "insanı" derinliğine yakalamıştır.

"inek" Nazım Hikmet in son oyunlarından biridir. Oldukça ileri bir teknikle yazılmış olan bu oyunda güçlü bir anlatım buluruz. Dışarıdan bakınca yalın gibi görünen kişiler yaşamlarıyla derin anlamlar oluştururlar. Çevreleriyle benliklerinin çatışması ve uyuşması onları değişmez sonlarına götürür.

"İnek" adlı oyunu ele aldığımızda hem güncelleştirme çalışması, hem kurgusal müdahaleler ettik. Böyle içimize sinen bir çalışma olmaya başladı. Evirdik çevirdik ve sonra sanayi devrimini, metayı, aracı, amacı ve bütün bunların ritmini yakalamaya çalıştık. Sonra sistemin içinde değerlerini yitiren, kimliğini insanlığını kaybeden insanı gördük. Sonra oyunu yeniden harmanlamaya başladık, bir baktık ki; şarkılı danslı söyleşmeli bir oyun çıktı ortaya...

Günümüzde televizyon kanallarında hedefe ulaşmak için her şeylerini yitiren insanları çok görüyoruz. Her şeyin mal, mülk ve gösterişte olduğunu düşünenlere bir tokat olduğunu düşündüğümüz oyunumuzda; biz her şeye rağmen insanlık, emek, kardeşlik ve özgürlük diyoruz...

"Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür

Ve bir orman gibi kardeşçesine... "

Aklımızı yüreğimizi yitirmeden hem gülüp, hem eleştirelim soralım sorgulayalım diye tiyatro. Yüzleşelim diye tiyatro...


 

Haldun AÇIKSÖZLÜ

Canşenliği Oyuncuları 

Genel Sanat Yönetmeni





Değerli katkılarından dolayı;
Hüseyin Demirci, 
Gürsel Karslı, 
Muammer Hınçal'a 
ve ayrıca Yaşar Güner'e 
teşekkür ederiz...


Hiç yorum yok: